Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Politics | uzlaşmaya varmak | reach a compromise v. | ||
Rather than constantly wanting to enforce pure doctrine, one must at some point reach a compromise. Sürekli olarak saf doktrini uygulamak istemek yerine bir noktada uzlaşmaya varmak gerekir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | uzlaşmaya varmak | reach a settlement v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | uzlaşmaya varmak | come together v. |